14 Şubat 2025 Cuma
Resmi Gazete’de Yayımlanan Ek Ders Ücretleri Düzenlemesi
İlk Açık Eşcinsel İmam Suikast Kurbanı
Bilim Dünyasından Umut Veren Haber: Her Gün Bir Kase Yoğurt Kanser Riskini Azaltıyor!
İhtiyaç Kredisi Kullanacaklara Müjde! Limitler Arttı, Vadeler Uzadı! İşte Yeni Kredi Rakamları
Aile Bakanlığı'nın Sevgililer Günü Paylaşımına Siyasi Cepheden Sert Tepki
Bilim dünyası, yapay zekânın (YZ) sınırlarını zorlamaya devam ediyor. Son olarak, Amerikalı bilim insanları, yapay zekâyı kullanarak laboratuvar ortamında sentetik enzim üretmeyi başardı. Bu çığır açıcı gelişme, enzim mühendisliği alanında yeni bir dönemin kapılarını aralarken, üretilen sentetik enzimlerin doğal enzimlerden bile daha yüksek performans göstermesi dikkat çekiyor.
ABD’nin önde gelen araştırma üniversitelerinden Urbana-Champaign Üniversitesi ve Washington Üniversitesi’nden bilim insanlarının ortak çalışmasıyla gerçekleştirilen bu proje, yapay zekânın bilime olan katkısını somut bir şekilde gözler önüne seriyor. Araştırmacılar, “RFdiffusion” adlı yapay zekâ modelini kullanarak, laboratuvar ortamında sıfırdan sentetik enzimler ürettiler. Bu başarı, yapay zekânın karmaşık biyolojik süreçleri anlama ve tasarlama yeteneğinin ne kadar gelişmiş olduğunu gösteriyor.
Yapay zekâ yardımıyla üretilen bu sentetik enzimlerin başarısı sadece üretim aşamasıyla sınırlı kalmadı. Bilim insanları, ürettikleri enzimleri çeşitli biyolojik ve kimyasal reaksiyonlar üzerinde test ettiğinde, sonuçlar oldukça çarpıcıydı. Yapılan testler, bu sentetik enzimlerin, doğal enzimler gibi işlev gördüğünü ve hatta daha önce laboratuvarda üretilen diğer sentetik enzimlere kıyasla belirgin bir performans artışı sergilediğini ortaya koydu. Bu durum, yapay zekâ ile tasarlanan enzimlerin, doğal süreçlere meydan okuyabilecek potansiyele sahip olduğunu gösteriyor.
Bu önemli başarının arkasında, bilim insanlarının geliştirdiği özel bir yapay zekâ modeli olan “RFdiffusion” bulunuyor. RFdiffusion modeli, enzimlerin aktif bölgelerinin üç boyutlu yapısını (konformasyonlarını) tahmin edebilen “PLACER” adlı bir makine öğrenimi sistemi ile eğitildi. Bu kapsamlı eğitim sayesinde yapay zekâ, enzimlerin protein omurgasını, amino asit dizilimini ve moleküler yapısını derinlemesine analiz ederek, bu analizler doğrultusunda tamamen yeni enzimler sentezlemeyi başardı. Yapay zekânın bu karmaşık yapıları analiz etme ve yeni tasarımlar üretebilme yeteneği, enzim mühendisliğinde yeni bir çağın başlangıcını işaret ediyor.
Araştırmanın ortak yazarlarından Prof. Dr. Huimin Zhao, bu çalışmanın enzim mühendisliği alanı için dönüm noktası niteliğinde olduğunu vurguluyor. Zhao, geliştirilen bu yeni teknik sayesinde, herhangi bir kimyasal reaksiyon için faydalı olabilecek enzimlerin sentetik olarak üretilebileceğini ve bunun da bilimsel araştırmalar ve endüstriyel uygulamalar için sınırsız olanaklar sunduğunu belirtiyor. Bu keşif, enzimlerin katalitik yeteneklerinden faydalanılan biyoteknoloji, ilaç geliştirme, gıda sanayi gibi pek çok alanda önemli yeniliklerin önünü açabilir. Bilim dünyası şimdi, yapay zekânın enzim mühendisliğindeki bu başarısının, gelecekte hangi yeni keşiflere ve uygulamalara kapı aralayacağını merakla bekliyor.
Teknoloji dünyasının iki devi, Apple ve Samsung, iPhone ekranları için yeniden güçlerini birleştiriyor! iPhone’ların kritik bileşeni olan OLED panel tedarikinde beklenmedik bir gelişme yaşandı. Sektör kaynaklarından sızan bilgilere göre, Çinli ekran üreticisi BOE’nin son dönemde yaşadığı kalite sorunları, Apple’ı rotasını yeniden Güney Koreli teknoloji devi Samsung Display’e çevirmesine neden oldu. Bu stratejik ortaklık, iPhone ekran tedarik zincirinde önemli bir değişimi beraberinde getirirken, Samsung’un Apple’ın en büyük ekran tedarikçisi konumunu daha da pekiştireceği öngörülüyor.
Apple, uzun yıllardır ekran paneli tedarikinde tek bir firmaya bağımlı kalmamak adına tedarikçi portföyünü genişletme stratejisi izliyordu. Bu doğrultuda, sektör lideri Samsung Display’in hakimiyetini kırmak isteyen teknoloji devi, önce Güney Koreli LG Display’i, ardından da Çinli BOE’yi tedarik zincirine dahil etmişti. Ancak, özellikle BOE ile kurulan ortaklık beklenen istikrarı sağlayamadı.
Son raporlar, BOE’nin Apple’ın titiz kalite standartlarını karşılamakta ciddi zorluklar yaşadığını ortaya koyuyor. Çinli üreticinin, iPhone 14 ve iPhone 15 serisi gibi daha uygun fiyatlı modeller için 40 milyon adet OLED panel teslim etme taahhüdünü yerine getiremediği belirtiliyor. 2024 başından bu yana sadece 7-8 milyon adet panel tedarik edebilen BOE, hedeflerinin oldukça gerisinde kaldı. Kalite sorunlarının çözümünün ise en az altı hafta sürebileceği tahmin ediliyor. Bu kritik durum karşısında Apple, siparişlerinin önemli bir bölümünü hızlı bir şekilde Samsung Display’e kaydırma kararı aldı.
Apple’ın OLED panel tedarik zincirinde önemli bir yer tutan bir diğer Güney Koreli üretici LG Display de iPhone ekran tedarikinde kilit rol oynuyor. Ancak LG Display, genellikle iPhone Pro modelleri için daha üst düzey LTPO OLED paneller üretimine odaklanıyor. Bu nedenle, BOE’den çekilen siparişlerin en büyük payını Samsung Display’in alması bekleniyor. Samsung, hem standart OLED hem de LTPO OLED panellerde Apple’ın yüksek kalite beklentilerini karşılayabilen nadir üreticilerden biri olarak öne çıkıyor.
BOE’nin OLED panel tedarikinde kalite sorunlarıyla karşılaşması sektör için yeni bir durum değil. 2023 yılında Çinli şirket, iPhone 15 ve iPhone 15 Plus modellerindeki Dynamic Island (Dinamik Ada) özelliğinde ışık sızması sorunları yaşamıştı. Bu sorunlar, BOE’nin Apple gibi teknoloji devlerinin katı kalite standartlarını karşılamakta zorlandığını bir kez daha gözler önüne serdi. Samsung Display ile Apple arasındaki yeniden kurulan güçlü ortaklık, iPhone kullanıcılarının ekran kalitesi konusunda içlerinin rahat olmasını sağlayacak gibi görünüyor.
Oyun dünyasının devi Valve, oyunseverleri sevindirecek, ancak bazı geliştiricileri üzecek tarihi bir karar aldı! Şirket, oyuncuları oyun içi reklamlara maruz bırakarak gelir elde etmeyi amaçlayan oyunlara karşı savaş açtı ve bu tür oyunları Steam platformundan tamamen kaldıracak yeni bir politika yürürlüğe koydu. Bu radikal karar, oyun oynama deneyimini olumsuz etkileyen, zorunlu reklam uygulamalarına karşı net bir duruş sergileyerek, Steam’i daha oyuncu dostu bir platform haline getirme amacını taşıyor.
Valve’ın yeni reklam kuralları, oyun içi aynı firmanın diğer oyunlarının tanıtımına ve ürün yerleştirmeye izin vermeye devam edecek. Ancak, işin rengi burada değişiyor: oyuncuları oyun oynayabilmek için reklam izlemeye veya reklamlarla etkileşime girmeye zorlayan tüm uygulamalar kesin bir dille yasaklandı. Bu, geliştiricilerin artık oyunculara reklam izleme karşılığında oyun içi ödüller sunamayacağı veya oyun içi reklamları ana gelir modeli olarak kullanamayacağı anlamına geliyor.
Valve, yeni politikasıyla uyumlu olmayan oyunların Steam’e eklenmeden önce reklam unsurlarının tamamen kaldırılması gerektiğini net bir şekilde belirtiyor. Geliştiricilere ise alternatif gelir modelleri sunan Valve, oyunlarını tek seferlik satın alma modeliyle piyasaya sürme veya mikro işlemler ve DLC (İndirilebilir İçerik) ile desteklenen ücretsiz oynanabilir (Free-to-Play – F2P) bir yapıya geçme seçeneklerini öneriyor. Bu yaklaşım, geliştiricilerin gelir elde etmeye devam etmesini sağlarken, oyuncuların oyun deneyiminin reklamlarla bölünmesinin önüne geçmeyi hedefliyor.
Yasaklanan bu “reklam izle, ödül kazan” gelir modeli, özellikle mobil oyun sektöründe giderek yaygınlaşan bir uygulama haline gelmişti. Valve’ın bu hamlesi, görünüşe göre mobil oyunlardaki bu agresif reklamcılık anlayışının Steam platformuna taşınmasını engelleme amacını taşıyor. Steam, oyuncular için reklamlardan arındırılmış, kesintisiz ve kaliteli oyun deneyiminin adresi olmaya devam ederken, geliştiricilerin de oyunlarını sürdürülebilir gelir modelleriyle desteklemesi gerekecek. Valve’ın bu tarihi kararı, oyun sektöründe yeni bir dönemin başlangıcını işaret ederken, oyuncular cephesinde büyük bir memnuniyetle karşılandı.
Oppo, katlanır akıllı telefon pazarında rekabete yeni bir soluk getirecek Find N serisinin en yeni üyesi Find N5 için resmi tanıtım tarihini duyurdu. Şirketin yaptığı açıklamaya göre, model 20 Şubat 2025 günü Çin’de saat 19:00’da tanıtılacak; Türkiye saatiyle ise tanıtımın 14:00’da yapılması bekleniyor.
Oppo Find N5, özellikle Samsung, Honor ve Huawei gibi devlerle yarışmak amacıyla ekran katlama teknolojilerinde farklı bir yaklaşım sergiliyor. Find N serisinin bu yeni modeli, önceki modellere göre daha ince bir gövdeye sahip olacağı iddialarıyla dikkat çekiyor. Önceki sızıntılara göre, modelin kalınlığı 9,2 mm civarında ve titanyum malzeme kullanımı öne çıkıyor.
Oppo’nun tanıtım duyurusuna göre, Find N5 üç farklı renk seçeneğiyle sunulacak:
Tanıtım posterlerinde vurgulanan titanyum detayları ve ince gövde yapısı, modelin modern ve şık tasarımının altını çiziyor.
Find N5’in güçlü özellikleri arasında, Snapdragon 8 Elite işlemciye sahip olması ve yüksek performans sunması yer alıyor. Kamera tarafında ise Hasselblad işbirliğiyle geliştirilen üçlü kamera kurulumu dikkat çekiyor. İddialara göre, modelde;
Ayrıca, iddialara göre Oppo Find N5 yüksek seviyede su ve toz koruması sağlayan IPX9 sertifikasına sahip olacak. Ancak, bu sertifikanın doğruluğu tanıtım günü netlik kazanacak.
İnce gövdesine rağmen etkileyici bir batarya kapasitesine sahip olması beklenen model, 5700 mAh’lık büyük bir pil ile gelecek. Ayrıca, 80 W kablosuz ve 50 W kablolu şarj desteği sunacağı tahmin ediliyor. Depolama konusunda ise, 16 GB’a kadar LPDDR5x RAM ve 1 TB’a kadar UFS 4.0 depolama alanı ile kullanıcıların beklentilerini karşılamayı hedefliyor.
SpaceX ve X’in sahibi Elon Musk, TikTok’u satın almakla ilgili spekülasyonlara son noktayı koydu. Musk, “Genellikle şirketleri sıfırdan kurarım” dedi ve Twitter’ın bir istisna olduğunu vurguladı.
Milyarder iş insanı Elon Musk, Die Welt gazetesinin düzenlediği bir konferansa video bağlantısıyla katılarak TikTok hakkında önemli açıklamalarda bulundu. ABD’de yasaklanma tehlikesiyle karşı karşıya kalan ve eski Başkan Donald Trump tarafından 75 günlük bir süre tanınan TikTok’la ilgili spekülasyonlara yanıt veren Musk, TikTok’u satın alma niyetinde olmadığını açıkça belirtti.
“TikTok için bir teklif vermedim. TikTok’um olsaydı ne yapacağım konusunda hiçbir planım yok” diyen Musk, platformu kişisel olarak kullanmadığını da ekledi. Ünlü girişimci, “TikTok’u satın almak için can atmıyorum. Genellikle şirketleri sıfırdan kurarım” ifadelerini kullanarak, Twitter’ı satın almasının bir istisna olduğunu vurguladı.
Musk, 2022 yılında Twitter’ı satın alma kararını ise ifade özgürlüğünü koruma amacıyla aldığını belirtti. Twitter’ın (şimdiki adıyla X) satın alınması, Musk’ın genellikle tercih ettiği “sıfırdan şirket kurma” stratejisinden farklı bir adım olarak dikkat çekmişti.
TikTok’un geleceği, özellikle ABD’deki yasak tartışmaları nedeniyle merak konusu olmaya devam ederken, Elon Musk’ın bu açıklaması, platformun satın alınmasıyla ilgili spekülasyonlara bir süreliğine ara verdi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.